Medyada Gece Operasyonu10 sene ÖNCE
Medyada Gece OperasyonuS Bilişim Danışmanlık’ın “Medya ve İktidar XV” adlı raporunda yer alan verilere göre 2008’den bu yana ilk defa muhalif medyanın oranı geçen yılın son çeyreğinde, “siyasi iktidar söylemine paralel medya yüzdesinin” üzerine çıktı. Hükümet yanlısı gazeteler hızla tiraj kaybediyorlar.
The Wall Street Journal bugün Fercan Yalınkılıç imzalı iki özel araştırma haberi yayınladı. Yayınlanan ilk habere göre, son dönemde yaşanan politik gelişmeler, hükümet taraftarı yayın yapan gazete tirajlarının toplamında ciddi bir düşüş yaşanmasına yol açtı. Bu gazetelerin tirajları toplamı, toplam tirajın yüzde 60’ından, yüzde 32’sine geriledi.
Bu haberin devamı olan ikinci haberde ise, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı duayen gazeteci Turgay Olcayto’nun bu konuyu nasıl yorumladığına ilişkin görüşlerine yer verildi.
Muhalif medyanın tirajının artması sırf Zaman grubu gibi söyleminde değişiklik olanlar nedeniyle değil ayrıca organik bir biçimde diğerlerinin tirajının artmasıyla da ilgili oldu.
“Siyasette olduğu gibi, medyada da AKP iktidarı ile Cemaat arasındaki koalisyon bozuldu” diyen Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Gazeteci Yazar Haluk Şahin, Zaman grubunun yayın çizgisinde “düğme açar-kapar gibi” yaşanan sert değişimin Türk medyasının garipliklerinden biri olduğunu da belirtti.
Aralık ayında muhalif gazetelerin tirajı bir önceki aya göre yüzde 12 artarak 2,05 milyon olurken, iktidar söyleminde gazetelerin tirajı yüzde 1,5 artarak 1,47 milyon oldu. Bir önceki yıla göre ise muhalif gazetelerin tirajı 3,8 kat artarken, iktidar yanlısı gazetelerin tirajı yüzde 78 azaldı.
Raporda medya işlevsizliğinin azaldığına dikkat çekilirken bu değişimin sebebinin de dış kaynaklı değil, kendiliğinden değer esaslı bir düzeltme olduğunun da altı çizildi. 17 Aralık soruşturmasının, medyanın haberlerinden önce yargıdan başlaması da yayınlanmasını kolaylaştırırken medyanın işlevinde düzelme yaşanmasını sağladı.
“Siyasi iktidar, 2013’te bazı siyasi yitimlere uğramışsa da bunun en çok somutlaştığı saha medya desteğidir” diyerek hükümetin medya desteğinde yaşanan azalmaya dikkat çekilirken muhalif medyanın ektin-işlevsel konumunu sürdürdüğü de söyleniyor.
“Bunun nedeni iktidarın zayıf düştüğü algısıdır” diyen Şahin, AKP iktidarının hem Cemaat ile olan çekişmesi, hem yurt dışında hem de bölgede desteğini kaybetmesinin bu haklı algıyı ortaya çıkardığını söyledi.
Geçmiş dönemde, 2009 yılında Doğan Medya grubuna kesilen 2,5 milyar dolarlık ceza gibi, yapılan baskıların sonucunda müthiş bir sinme yaşandığına dikkat çeken Şahin, ana akım medyanın mesleki ve ahlaki olarak bu dönemde iflas ettiğini belirtti. Ancak Gezi olayları ile birlikte halkın ana akım medyanın görevini yapmadığını fark ettiğini ve bu dönemde alternatif ve daha ufak kuruluşların öne çıktığını söyledi.
S Bilişim’in raporunda muhalif gazeteler içinde Sözcü, Cumhuriyet, Aydınlık, Evrensel, Birgün, Yurt, Sol, Yeniçağ ve Ortadoğu gazeteleri sayılmaktadır. Ağustos 2013’ten sonra Taraf, Ekim 2013’den bu yana Zaman ve Today’s Zaman, geçen yıl Kasım’dan sonra ise Bugün gazetesi eklendi.
Hükümeti destekleyen gazeteler ise Türkiye, Star, Yeni Şafak, Vakit, Milli Gazete, Yeni Asya, Milat, Sabah, Takvim, Akşam, Tercüman, HaberTürk sayılmakta.
Raporda, Nötr grup ise Doğan ve Demirören grubu yayınlarından olarak gösteriliyor.
“Tüm bu gelişmeler sonrasında, muhalif söyleme yakın medyadaki yükselişi, Türkiye’de çoğulcu bir medyanın başlangıcı olarak görmek fazla iyimser bir yaklaşım olur” diyen Galatasaray Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver değişimin konjonkürel olduğunu söylüyor ve ekliyor:
“Bu durum, siyasi tartışmalardaki uzlaşma ile her an yeniden tersine dönebilir. Ayrıca anam akım medyadaki söylemin de çok sert bir muhalif söylem değil. Sadece biraz daha ortadan söylem”
TGC BAŞKANI OLCAYTO: TÜRKİYE MEDYASINDA OKURDA DA GEZİ OLAYLARINDAN SONRA CİDDİ BİR DEĞİŞİM OLDU
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı duayen gazeteci Turgay Olcayto, The Wall Street Journal’ın “Hükümetin medya desteği sert düştü” haberi için sorduğu soruları yanıtladı.
Medyada böyle bir olumlu değişim görüyor musunuz? Görüyorsanız sebepleri neler olabilir?
Yazılı ve görsel basında böyle bir değişim var. Bunu gözlemlemek mümkün. Kanımca bu değişimin en önemli nedeni gezi olaylarında haber gizleyen, haberleri kamuoyundan saklayan ana akım medyanın oluşan tepkiler karşısında kendisine bir çeki düzen verme kaygısından kaynaklanmış olabilir. Nitekim daha sonra ortaya çıkan yolsuzluk olaylarında medyanın iyice kutuplaştığını, somut yolsuzluk haberlerine bile yüz vermeyen iktidar yanlısı gazete ve televizyonların yalnızlaştığını, tiraj kaybettiğini buna karşılık iktidara karşı muhalefetini sertleştiren yayın organlarının tiraj kazanmaları önemli bir gelişmedir.
Türk Yazılı Medyası Gezi parkı olaylarından sonra nasıl değişti?
Türkiye’de İktidara karşı yazılısı ve görseliyle medyanın İktidara eleştiri yöneltmesi muhalefet yapması kolay bir iş değildi. Ancak gezi olayları ilk kez gerçekleri öğrenme, doğru haber alabilme kanallarının nasıl tıkanıverdiğini kamuoyunun gözü önünde apaçık bir biçimde ortaya koydu. Muhalefet yapan gazeteler iktidarın tüm baskılarına karşın ‘bunların içinde reklam verenlere baskı, işten çıkarmalar, sahada gazetecilere toplumsal olaylardaki polis şiddeti, ağır para cezaları gibi unsurlar da vardı’ eleştirilerini iktidara yönelik haber ve yazılarını giderek sertleştirdiler. Türkiye medyasında okurda da gezi olaylarından sonra ciddi bir değişim oldu. Muhalefet yapan gazeteler daha çok tiraj almaya başladı. Bu gazetelerden biri olan Sözcü günümüzde en çok satan 5 gazete arasına girmeyi başardı. Aydınlık, Yurt gibi gazetelerde sol kesimde yer alan Birgün, Sol ve Evrensel gazetelerinin tirajlarında da önemli kıpırdanmalar oldu.
Hükümet -cemaat çekişmesinin medyadaki etkileri nasıl oldu?
İktidar- cemaat çekişmesi medyada var olan kutuplaşmayı pek de değiştiren bir etki yapmadı. Aynı doğrultuda haberler veren gazeteler için de büyüyen bir kavga zaten çok da tarafsız kalamayan medyada yeni bölünmelere yol açtı. Basın sektöründe bu tür gazetelerden işten çıkarmalar çoğaldı. İktidar- cemaat kavgası sonuçta daha çok gazetelerinden, ajanslarından, devlet destekli ajanstan ve TRT’den bir bölüm çalışanın tasfiyesi haline dönüştü. Türkiye’de medya sektöründe çalışan gazetecilerin hızla büyüyen işsiz kalma sorununa böylece yeni gazeteciler eklendi. Kısaca söylenebilecek olan bu kavganın mağdurları sadece gazete emekçileri oldu. Yayıncılık açısındansa gazetelerin kutuplaşan yayın politikaları aynen devam ediyor.