SEO DOSTU Dijital Pazarlama İletişimi ve Sosyal Medya Yönetimi

KAMİL ERYAZAR İçeriğiniz SEO kurallarına uymuyorsa ‘krallığı’ geçerli değildir! Özgün ve kaliteli içerik, SEO ilkelerinin başında gelmektedir… Web arama motorlarında üst sıralarda çıkmak, daha çok potansiyel m&uu...

KAMİL ERYAZAR

İçeriğiniz SEO kurallarına uymuyorsa ‘krallığı’ geçerli değildir! Özgün ve kaliteli içerik, SEO ilkelerinin başında gelmektedir…

Web arama motorlarında üst sıralarda çıkmak, daha çok potansiyel müşteriye ulaşmanız anlamına geliyor. Bunun için de görsellerden, videolara ve reklam metinleriyle, anahtar kelimelere kadar her alanda her şeyi ‘optimize’ etmek gerekiyor.

Hedef kitlenize yönelik ‘özgün ve ilgili’ bilgilendirici, eğitici, yararlı içerikler oluşturmanız arama sonuçlarında görünürlüğünüzün artmasına yardımcı olacaktır. Elbette ‘süreklilik’ de önemli.

Sosyal medyanın bu kadar yayıldığı bir dünyada, söylediğinizi optimize etmek ve sahip olduğunuz kanallar aracılığıyla iyi iletişim sağlamak aynı oranda önemli. Tüketiciler daha önce olmadığı kadar marka mesajları konusunda bilinçlendiler ve kendilerine her daim içerik sağlayan markalar konusunda yüksek sesle konuşmaya başladılar. İnternet üzerinden müşterinizle iyi bir ilişki kurmak için, tüm kamuoyuna açık olmayan ancak kendileri için gerçekten önem taşıyan bir içeriği onlara vermek zorundasınız. Bu, arama motoru optimizasyonu (SEO) ile sosyal medya optimizasyonu (SMO) arasındaki bir çekişme değil, başarıya ulaşmak için ikisinin belirli bir sırayla çalışması anlamına geliyor.

Özgün ve Kaliteli İçerik

Özgün ve kaliteli içerik, SEO ilkelerinin başında gelmektedir.

İçerik, bir web sitesinin olmazsa olmazlarından birisidir. Arama motorunu kullanan kişiler aradıkları bilgiye çubuğa yazdıkları arama kelime öbeğinin öne çıkardığı başlıklar içinde gezerek ulaşıyorlar. Evet ilk başta ‘title’ dediğimiz başlık bir ön bilgi veriyor. Hatta ‘description’ içerisinde bile bir ön bilgi paylaşıldığında, açılan sıralı sayfaların altında görebiliyoruz.

Ancak kullanıcı aradığı gerçek bilginin kendisine yararlı olup olmadığını siteye girdiğinde görüyor. Sitenin içine girerek aranılan bilginin anahtar kelime seçimiyle doğru orantılı bir içeriğe çıkardığını görünce kullanıcı açısından sorun yok. Ya böyle olmadığı durumlar? Siz de bazen içeriğini gördüğünüzde sinirlenmiyor musunuz? Bu nedenle özgün ve kaliteli içerik, bir web sayfası için oldukça önemlidir.

Makalenin sonunda bu konuda hazırlanmış bir infografik de yayınlıyoruz.

Dijital pazarlamanın kralı olan ‘içerik’in egemenliğinin SEO’ya bağlı olduğunu unutmayın. İçeriklerinizi arama motoru optimizasyonuna uygun hazırlayın. ‘Uzun yazılar okunmuyor’ doğru ancak Google son yaptığı algoritma güncellemeleri ile uzun formdaki kaliteli içerikleri daha ön plana çıkarmaya başladı. Blog yazıları için bir ölçüt vermek gerekirse, 1000 kelimeden az 2000 kelimeden çok olmamasında yarar var. Yazılarınızda ‘5N 1K’ gibi gazetecilik-haber kurallarına da dikkat edin.

İçerik yönetici bir editör iseniz ve bu konu da sizin için çok önemliyse, SEO eğitimi almanızda yarar olacaktır.

Bu arada arama motorları dışında web sitenize ve bloğunuza en büyük ücretsiz trafik sağlayıcının sosyal medya olduğunu da unutmayın.

Bu konuda size ilginç bir haber de vereyim: Google, tüm sosyal ağ içeriklerini de arama dizinine dahil etmek üzere çalışmalar yürütüyor.

Mobil Uyumluluk

Mobil uygulaması ve arayüzü diğer internet sitelerine göre daha derli toplu olan siteler, mobil aramalarda üst sıralarda yer alıyor.

Bu yüzden kurumsal web sitelerinin, blogların ve sosyal medya için hazırlanacak içeriklerin tüm ekranlarda uygun görülebilecek şekilde ‘mobil uyumlu’ (responsive) olması çok önemli. Üstelik bu işlevsel uyum sadece ‘görünüm’ açısından değil, arama motoru algoritmalarının da bu özelliğe duyarlı çalışmalarından dolayı zorunluluktur.

Google, ‘mobilegeddon’ güncellemesi ile mobil dostu sayfaları arama sonuçlarında daha üst sıralarda gösterecek şekilde algoritmasını değiştirdi.

‘Bilgiye Dayalı Güven Algoritması’

İnternet arama motoru devi Google, arama sonuçlarında en güvenilir siteleri öne çıkarabilmek adına kurulduğu 1990’lardan beri ilk kez geçen yıl kriter değişikliğine gitti. Artık en çok tıklanan değil, ‘en doğru bilgiyi veren’ siteler arama sonuçlarının üst sıralarında çıkıyor.

Arama sonuçlarının sıralanmasında tık sayısını ve popülariteyi baz alan Google, ‘arama motorunun bugünlere gelmesindeki en önemli faktör’ dediği bu yöntemi artık değiştirdiğini açıkladı.

Dijital asistanlar

Herhangi bir arama motorunun araç çubuğunda sorgulama yapmadan, sesli olarak aradıklarınızı bulmanıza yardımcı olan Apple Siri, Windows Cortana, Google Now gibi ‘hands-free’ dijital asistanların da çok yakında birer dijital pazarlama iletişimi platformuna dönüşeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Şu anda kullanımı çok yaygın olmasa bile ileride yer, yön, ulaşım yolları bulma ve ek önerileriyle daha popülerleşeceği öngörülmektedir.

Dolayısıyla web arama motorlarının yanı sıra ‘konuşma sorguları’ için de optimizasyon yapmanız gerekiyor. Örneğin Google Hummingbird algoritmasının kurallarına uymak bunun için çok önem taşıyor. Ayrıca dijital yardımcıların sorguları karşılamak için orta ve uzun kuyruk anahtar kelimeleri kullanarak çalıştıkları da belirtilmiştir. Google’ın son zamanlarda sanal bir asistan yardımı ile yüksek kaliteli arama sonuçları sunmak için yeni bir uygulama geliştirmeye çalıştığı da biliniyor.