Medyanın Yeni Nesille İmtihanı

Dünya Medya Kongresi’nde haberciliğin geleceği tartışıldı Giderek daha akıllanan telefonlar ve hızlanan internet, haberciliğin geleceğini de tartışmaya açtı. Dünyanın önde gelen yayın kuruluşları yeni nesle ayak uydurma yarışında. Washington’da b...

Dünya Medya Kongresi’nde haberciliğin geleceği tartışıldı

Giderek daha akıllanan telefonlar ve hızlanan internet, haberciliğin geleceğini de tartışmaya açtı. Dünyanın önde gelen yayın kuruluşları yeni nesle ayak uydurma yarışında.

Washington’da bu yıl 67’ncisi düzenlenen Dünya Medya Kongresi'nde (World News Media Congress) 80 ülkeden üst düzey medya temsilcileri, haberciliğin geleceğini tartıştı.

ABD’de gençlerin yüzde 60’ı siyasi konularla ilgili haberleri sosyal paylaşım platformu Facebook üzerinden takip ediyor. Haberlerin de mümkün olduğunca akıllı telefonlara uygun bir şekilde sunulması gerekiyor. Medya kuruluşları ise zamana ve değişen tüketim alışkanlıklarına ayak uydurmaya çalışıyor.

Kongre’de genç bir dinleyicinin “Hepiniz benim neslimin eğilimleri hakkında konuşuyorsunuz ama hiçbiriniz benimle yaşıt değilsiniz!” şeklindeki çıkışı büyük yankı buldu. Nitekim Washington’daki toplantıya dünyanın en etkili medya kuruluşlarının yöneticileri katılıyordu ve büyük çoğunluğu beyaz ya da kır saçlıydı. Medya CEO’larının yeni strateji arayışlarında odak noktasını 19-34 yaş arasında ve internetle büyümüş gençler oluşturuyor. Bu nesil, haber ve medya tüketiminin bugününü ve geleceğini yansıtıyor.

“YENİ NESİL APOLİTİK DEĞİL”

Amerikan düşünce kuruluşu PEW Araştırma Merkezi’nin bir anketine göre ABD'de yeni nesil, siyasi içerikli haberleri sadece Facebook üzerinden takip ediyor. Eski nesilde ise aynı oran, siyasi içerikli haberleri televizyondan izliyordu. PEW’in gazetecilik araştırmaları bölümü sorumlusu Amy Mitchell, yeni neslin haber tüketiminde bilgilerin yarısından fazlasının siyasi boyutlar taşıdığına dikkat çekiyor.

Reuters Enstitüsü araştırma bölümü yöneticisi Robert Picard da gençlerin siyasete ilgi duymadığı düşüncesinin bir hata olduğunu belirterek, “Ama geleneksel medya bu neslin ilgisini nasıl çekebileceğini, onlara nasıl hitap edeceğini bilmediği için gençler genelde siyasi konulara bireysel erişimde sıkıntı yaşıyor” diyor.

Picard’a göre yeni neslin medya tüketim alışkanlıklarını kestirebilmek, kimin neyi, nerede, ne kadar süre okuduğunu, dinlediğini ya da seyrettiğini bilmek çok zor. Yeni neslin medya tüketiminin giderek daha bireyselleştiğini ve sürekli değişim içinde olduğunu belirten Picard, bu nedenle eğilimler konusunda kesin öngörülerde bulunulamadığını kaydediyor.

ÖNCE AKILLI TELEFON

Kesin olan ise artık haberlerin her cihaz için ayrı üretilmesi gerektiği. Haberler artık büyük çoğunlukla hareket halindeyken yolda takip edildiği için akıllı telefonlar medya aracı olarak öne çıkıyor. Amerikan USA Today gazetesinin pazarlama müdürü Tom Miller, üretimi öncelikle akıllı telefon için yaptıklarını, ardından tablet ve dizüstü bilgisayar için haber üretildiğini, günün sonunda hala haber değeri taşıyorsa ancak o zaman basıldığını belirtiyor.

Almanya’nın önde gelen yayın kuruluşlarından Bild ve Spiegel’in internet hizmetleri birkaç hafta önce yeni trende ayak uydurarak, haberlerini doğrudan Facebook uygulaması üzerinden sunacaklarını açıkladılar. Yani artık kullanıcı, ilgili medya kuruluşunun bağlantısına tıklamadan, haberleri doğrudan Facebook bildirimcisi üzerinden alacak. Facebook ise karşılığında reklam gelirleri ve kullanıcı verilerini sunacak.

ANINDA GÖRÜNTÜ

Kullanıcı bazlı video içeriklerini daha film çekimi aşamasında internete taşıyan Newzulu uygulamasının başkan yardımcısı Andy Crosby de gelecekte son dakika haberlerinin tüm ekranlarda görüneceği öngörüsünde bulunuyor. Paris’teki Charlie Hebdo saldırılarını örnek veren Crosby, bu tür olayların bu tür uygulamalar sayesinde canlı olarak yayınlanabileceğini belirtiyor. Nisan ayında piyasaya çıkan uygulama medya kuruluşları ve haber ajanslarına, muhabirlerden gelen taze görüntü malzemesini anında internette yayınlama imkanı sağlayan bir yazılım da sunuyor. Crosby, bunu günün birinde televizyonların da yapacağını ve canlı yayın araçlarına gerek kalmayacağını belirtiyor.

Periscope adlı uygulama bu yılın başında bu teknolojiyi piyasaya sürmüş ve mart ayında Twitter'a 100 milyon dolara satmıştı. Crosby, Newzulu ile Periscope'un benzer bir işleyişe sahip olduklarını ancak Newzulu’nun sakıncalı içerikleri filtrelemesi nedeniyle olay yerindeki kayıtla internete yerleştirilmesi arasında üç saniyelik fark olduğunu belirtiyor. Crosby, dünyada bir milyar akıllı telefon bulunduğuna ve internetin giderek daha da hızlandığına dikkat çekerek, “Haber dünyası ve modern gazeteciliğin geleceği bu” diyor.

Deutsche Welle Türkçe