Okumayan Türkiye!

KAMİL ERYAZAR ► Yüzde 39 hiç kitap okumuyor ► Kitap okumak, ihtiyaç listesinde 235. sırada yer alıyor ► Kitap okumaya günde sadece 1 dakika ayırıyor ► Televizyon izlemeye ise günde 6 saat ayırıyor ► Cep telefonuyla konuşma ve sosyal medya kullanımında...

Okumayan Türkiye! (21 Mart 2017)

KAMİL ERYAZAR

Yüzde 39 hiç kitap okumuyor

Kitap okumak, ihtiyaç listesinde 235. sırada yer alıyor

Kitap okumaya günde sadece 1 dakika ayırıyor

Televizyon izlemeye ise günde 6 saat ayırıyor

Cep telefonuyla konuşma ve sosyal medya kullanımında Avrupa birincisi

Seçim sonuçlarına, nefret ve linç kültürüne, ötekileştirmelere şaşırıyoruz. Nasıl oluyor da böyle oluyor diyor sonra da ‘ne olacak bu memleketin hali’ diye yakınıyoruz ya… Yanıtı belki de “kitap okumuyoruz” da saklı olabilir.

Araştırmalar ne yazık ki, hayatı poptan, toptan, Facebook ve televizyon dizilerinden ibaret, tüm bildikleri televizyon haber spikerleri, program yapımcı ve sunucuları, internet sitesi editör ve adminleri ile dedikoducu sosyal ağ kullanıcılarının paylaştıkları, yazdıkları yorumlar ile sınırlı, okumayan, araştırmayan, sorgulamayan, bilmeyen, öğrenmeyen, öylesine yaşayıp giden, dolayısıyla da ‘bilgisi olmayan ama mutlaka fikri olan’ bir toplum olduğumuzu ortaya koyuyor.

TÜİK verilerine göre, kitap okumak Türkiyelilerin ihtiyaç listesinde 235. sırada. Kitap okuma alışkanlığında ise 86. sıradayız. Kitap okumaya ayırdığımız süre günde ortalama sadece 1 dakika. 80 milyonluk Türkiye’de 2016 yılında kişi başına düşen kitap adedi 8.4 oldu.

Türkiye nüfus büyüklüğü itibarıyla, dünyanın en büyük 12. yayıncılık sektörü ve üretilen yeni kitap çeşidinde 11. sırada yer almasına karşın dünyada en az okuyan ülkeler arasında yer alıyor.

İKSV'nin raporu da, Türkiye'nin kültür sanat alanındaki kötü tablosunu gözler önüne seriyor. Haziran-Eylül 2016 tarihli araştırmanın sonuçlarına göre, yüzde 39'u hiç kitap okumuyor, toplumun yüzde 49'u hiç sinemaya gitmemiş, yüzde 66'sı konser, tiyatro ya da opera gibi herhangi bir etkinliğe katılmamış, yüzde 47'si dergi okumuyor…

TÜRKİYE KİTAP OKUMUYOR!

Uluslararası Yayıncılar Birliği verilerine göre, yayın sektörleri arasında Türkiye 11. sırada. Aslında TÜİK verileri basılı kitap sayısının her geçen gün arttığını gösteriyor. Örneğin, elektronik kitap dahil Türkiye’de 2008 yılında 32 bin kitap basılmışken 2014 yılında bu sayı 50 bini aştı. Yani basılı kitap sayısı artıyor ancak kitap okuma oranı yükselmiyor. TÜİK verileri, Türkiyelilerin kitap okumaya günde sadece 1 dakika ayırdığını gösteriyor. Buna karşılık TV izlemeye ortalama 6 saat, internete bağlanmaya 3 saat ayrılıyor. İhtiyaç listesinde kitap okumak 235. sırada yer alıyor.

En fazla kitap okunan ülke Fransa ve İngiltere

En fazla kitap okuyan ülkelerin başında, yüzde 21 ile Fransa ve İngiltere var. Bu ülkelerin ardından yüzde 14 ile Japonya geliyor. ABD’de bu oran yüzde 12, İspanya’da ise, yüzde 9. Türkiye’de ise aynı oran binde bir. Türkiye, okuma alışkanlığında, dünyada 86. sırada. Kitap okuyanların yüzde 65’i aşk, yüzde 24’ü siyasi, yüzde 13’ü düşünce, yüzde 7’si kişisel gelişim kitapları okuyor.

YAYFED’in bandrol izleme raporlarına göre, 2014’te 344 milyon, 2015’te 384 milyon bandrollü kitap satıldı. Dünyada kişi başına kitap harcaması 1.3 dolarken, Türkiye’de ise bu rakam 25 sent…

Çocuklara kitap hediye edilmesi sıralamasında ise Türkiye 180 ülke içerisinde 140. sırada.

DÜNYADA EN AZ KİTAP OKUYAN ÜLKELER ARASINDA YER ALIYORUZ

Gözünüzden kaçmış olabileceği düşüncesiyle, vurgulamakta yarar var: Yıllık kişi başına düşen 8,4’lük kitap oranına, Milli Eğitim Bakanlığı’nca okullarda ücretsiz dağıtılan ders kitapları da dahildir!

Bu veriler elimize ulaştığında, konuyu biraz araştırdık ve bakın nasıl üzücü bilgilere ulaştık:

• Kitap Türkiye’de ihtiyaç maddeleri sıralamasında 235’inci sırada yer alıyor.

• Japonya’da toplumun yüzde 14’ü, ABD’de yüzde 12’si, İngiltere ve Fransa’da yüzde 21’i düzenli kitap okurken, bizim ülkemizde sadece on binde bir kişi kitap okuyor.

• Türkiye’de günde ortalama altı saat televizyon seyredilirken, kitap okumaya yılda sadece beş saat ayrılıyor.

• Türkiye’de okunan kitaplar genellikle siyaset, aşk, cinsellik konularını işliyor.

• 8 milyon Azerbaycan’da kitaplar ortalama 100 bin tirajla basılırken, 80 milyona yakın Türkiye’de bu rakam ortalama 2 bin – 4 bin dolayında. Çünkü Türkiye’de okuma alışkanlığına sahip kişilerin sayısı 75 bin dolayında.

• Japon yılda ortalama 25, İsviçreli 10, Fransız 7 kitap okurken, Türkiye’de bir kişi on yılda bir kitap okuyor.

• Birleşmiş Milletler araştırmasına göre kitap için Norveçli 137, Alman 122, Belçikalı ve Avustralyalı 100, Güney Koreli 39 dolar ayırıyor yılda. Dünya ortalaması da 1,3 dolar. Ülkemizde ise bir kişi kitaba yılda ancak 0,45 dolar yani 45 sent ayırabiliyor.

• Türkiye’de dergi okuma oranı yüzde 4, gazete okuma oranı yüzde 22, radyo dinleme oranı yüzde 24, televizyon izleme oranı yüzde 95.

• Biz Türklerin kitap okumaya ayırdığı zamanı, Norveçli 300’e, ABD’li 210’a, İngiliz 87’ye, Japon 97’ye katlıyor.

• Birleşmiş Milletler’in insani gelişim raporunda ülkeler kitap okuma oranına göre sıraya dizilmiş. Türkiye 86’ıncı sırada.

• Kitapçılar da, dağıtımda rol oynayamaması nedeniyle kapanmak durumunda kalıyor. Bu nedenle son 5 yılda Anadolu’da 20 bine yakın kitapçı kapandı.

SADECE BİLİM DE DEĞİL, SANATTA DA SINIFTA KALIYORUZ

İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) 'Kültür Sanatta Katılımcı Yaklaşımlar' başlıklı raporuna göre, Türkiye'de kültür sanat alanında hiçbir etkinliğe katılmayanların oranı yüzde 70.

GfK adlı şirketin Haziran – Eylül 2016 tarihli araştırmasının sonuçlarına göre, en yüksek katılım 18-24 yaş aralığında ve yüksek gelir grubundan. 'Bilet satın alarak yılda bir veya daha çok etkinliğe giderim' diyenlerin oranı yüzde 20. Ücretsiz etkinliğe katılanların oranı yüzde 10, hiç etkinliğe katılmayanların oranıysa yüzde 70.

Ülkenin yarısının hiç sinemaya gitmemiş olmasına karşın, ‘Recep İvedik 5’ filmi binden fazla salonda gösterildiği için usta yönetmen Martin Scorsese’nin ‘Silence’ filmine yer bulunamayıp vizyon tarihinin ertelendiği bir ülkede yaşıyoruz.

Tek etkinlik televizyon izlemek

İPSOS’un 2016’da Türkiye çapında gerçekleştirdiği araştırma sonuçlarını içeren ‘Türkiye’yi Anlama Kılavuzu’na göre ise toplumun yüzde 49’u hiç sinemaya gitmemiş; yüzde 39’u hiç kitap okumuyor; yüzde 66’sı konser, tiyatro ya da opera gibi herhangi bir etkinliğe katılmamış; yüzde 81’i hiçbir enstrüman çalmıyor; yüzde 47’si dergi okumuyor ve yüzde 86’sı bir hobi kursuna hiç gitmemiş.

Yüzde 85’lik bir kesimse en sık yapılan etkinliğin televizyon izlemek olduğunu söylüyor. Raporda kültür sanata katılım önündeki engeller arasında önyargıların yanı sıra sosyal çevre ve eğitim sisteminden kaynaklı sorunlar ve maddi faktörler sayılıyor.

Türkiye’de çocuk, yaşlı ve engelli nüfusun kültürel etkinliklere erişiminin yeterli olmaması katılımın önündeki bir diğer engel. Kültür mekanlarının bu nüfus yapısına yeterince uygun olmadığı belirtiliyor. Büyükşehirlerde trafik sıkıntıları, toplu taşıma eksikliği ve kurumların etkinlikleri duyurmadaki eksiklikleri de katılımı sınırlandırıyor.

CEP TELEFONUYLA KONUŞMA ve SOSYAL MEDYA KULLANIMINDA AVRUPA BİRİNCİSİYİZ

Diğer yandan ise Türkiye, cep telefonu ile konuşmada yine Avrupa birincisi oldu. 1 yılda toplam 240 milyar dakika konuşma yaptık. Bu süre, kişi başı ayda ortalama 426 dakikaya denk geliyor.

Türkiye'deki kullanıcılar 1 yılda cep telefonuyla 240.7 milyar dakika konuştu.1 yıldaki 240.7 milyar dakikalık rekor konuşma süresi, kişi başına 426 dakikaya denk geliyor. Türkiye, ayda ortalama kişi başına düşen 426 dakikalık cep telefonu kullanımıyla Avrupa ülkeleri arasında 1. oldu. Avrupa'da bu süre, ayda ortalama kişi başına 257 dakika. Konuşmanın yanı sıra, internet kullanımı ve mesajlaşma da çok aktif.

Google, Türkiye’nin de dahil olduğu 46 farklı pazarda internet kullanım alışkanlıklarını ölçtüğü ve karşılaştırdığı Tüketici Barometresi araştırmasının bu yılki sonuçlarını duyurdu. Kapsadığı ülkelerdeki internet kullanıcılarının dijital, mobil, video ve alışveriş alışkanlıkları hakkında içgörüler sağlayan raporda bu yıl Türkiye, sosyal medya kullanımı konusunda yine Avrupa’da ilk sırada yer alıyor.